4 Kasım 2010 Perşembe

kalp ve damar cerrahisi- Dr. Siyami Ersek Kalp ve Damar Cerrahisi Hastanesi

Dr. Siyami Ersek KALP VE DAMAR CERRAHİSİHastanesi

Koroner arter hastalığı erişkinlerde en sık rastalanan kalp hastalığıdır.

kalp vücudun tüm organlarına besin ve oksijen taşıyan kanı pompalar.Kalbimizin içinden dakikada 6 litre kan geçmesine rağmen kendi ihtiyacı olan kanı sadece kalbin yüzeyinde seyreden ve koroner arter denen damarlarla sağlar. Koroner arter hastalığı erişkinlerde en sık rastlanan kalp hastalığıdır. Bu hastalarda, koroner damarlarda plak adını verdiğimiz sertleşmiş birikintilerle, gittikçe daraltan ateroskleroz neden olur. Yağ, kolesterol ve minerallerin koroner damarların iç yüzüne birikmesi plağı oluşturur. Plak zamanla damar içine doğru büyüyerek koroner damarlardaki kan akımını azaltır. Bu azalma göğüs ağrılarına neden olur. Ayrıca bu plaklar düz ve pürüzsüz olan damar iç yüzeyini bozarak pıhtı oluşummunu kolaylaştırıcı etki yaparlar.

"Damar içinde gelişen pıhtıya bağlı olarak koroner arterin aniden, tamamen tıkanması kalp krizine neden olabilir."

Bu hastalığa yakalananlarının çoğunun hasta olduklarının farkında olmaması ciddi bir sorundur.Koroner arter hastalığı yıllar içinde sesiz ve yavaşça gelişir. Kalp krizi oluşturuncaya kadar hiç fark edilmeyebilir.

Koroner arter hastası olup olmadığınızı doktorunuzun muayenesi ve yapılacak birtakım testlerle öğrenebilirsiniz.Koroner arter hastalığı için ana risk faktörleri ailede kalp hastalığı olması, tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı, şişmanlık, sigara içmek ve fiziksel aktivite azlığıdır.

Kalp sağlığınızı, koruyucu bir takım önlemleri alarak koroner arter hastalığını önleyebilir veya yavaşlatabilirsiniz. İlaçlar, balon anjiyoplasti ve cerrahi tekniklerle tıkanmış damarlara müdahale edilebilinir.Ancak uzun vadede en iyi çözüm hayat tarzınızı risk faktörlerini kontrol edebilecek şekilde değiştirmektir.

Koroner arter hastalığı hangi şikayetlere yol açar?

Koroner arter hastalığının ciddiyeti ve bulguları değişebilir. Hiçbir şikayet oluşturmayacağı gibi, özellikle sol kola ve çeneye yayılan göğüs ağrısı, yanma, basınç hissi, yorgunluk ve nefes darlığı gibi şikayetlere neden olabilir. Kalp kriziyle de ortaya çıkabilir.Kalbin işinin arttığı, dolayısıyla da daha fazla kan akımına ihtiyaç duyduğu egzersiz ve stres gibi durumlarda, damarlardaki daralma nedeniyle bu artış karşılanamadığı için, genellikle hastaların şikayetleri ortaya çıkar ve dinlenmekle de geçer. Özellikle şeker hastaları, sinirleri de hasar gördüğü için hastalıkları çok ciddi olsa bile hiç ağrı duymayabilirler.

Koroner arter kan pıhtısı ile aniden tıkanırsa o damarın beslediği kalp dokusu ölür. Buna miyokard enfarktüsü veya kalp krizi denir. Bu durumda göğüs ağrısı daha uzun sürer, çoğunlukla kendiliğinden geçmez ve çok daha şiddetlidir. Hasar gören kalp dokusu miktarı genişse kalbin pompalama kabiliyeti de etkilenir ve çalışma gücü azalır. Hasta da kalp yetersizliği gelişir.

Kroner arterlerdeki daralma nasıl tedavi edilir?

Halen kullanılmakta olan bir takım ilaçlarla kalbin oksijen ihtiyacı azaltılmaya, göğüs ağrısı giderilmeye çalışılır. Koroner arter hastalığını oluşumuna katkıda bulunan riskleri azaltmada kullanılan ilaçlar da(kolesterol düşürücü, kan şekerini düzenleyiciler vs.) bulunmaktadır.Ancak bunların hiçbiri oluşan darlığı ortadan kaldırmaz. Koroner arterlerde daralmaya yol açan plaklar genellikle damar boyunca yaygın olarak değil, damarın belli bölgelerinde bulunur. Ne kadar daralma olduğuna, kaç damarın etkilendiğine, daralmanın yerine, risk altında olan kalp adalesi miktarına ve yaş, genel sağlık durumu gibi kişisel hasta faktörlerine göre darlığın nasıl ortadan kaldırılacağına karar verilir. Darlığı giderebilmek için iki tedavi seçeneği vardır. Anjiyoplasti veya koroner arter baypas cerrahisi. Anjiyoplasti de kasıktan veya koldan girilerek ucunda balon bulunan bir kateter darlık bölgesine yerleştirilir.Balon şişirilerek plak damar duvarına doğru yassılaştırılarak darlık giderilmeye çalışılır. Bazen açılan bu damarın tekrar daralmaması ve açıklığının uzun süre devam etmesi için stent denilen kafess benzeri özel metal parçalar darlık bölgesine balonla beraqber yerleştirilir.

Koroner arter baypas cerrahisi ile tıkalı veya daralmış bölgesinin ilerisine, vücudun başka yerlerinden alınan damarlarla yeni yollar oluşturulur. Böylece bozulmuş kan akımı yeniden sağlanmış olur. Bu ameliyat için hastanın bacağından alınan safen ven, göğüs içinden alınan göğüs içi arteri, koldan alınan radyal arter ve karın içindeki mide arteri kullanılabilir.Bu damarların alınması çıkarıldıkları organların beslenmesini bozmaz. Koroner arter baypas ameliyatları kalp akciğer makinesi kullanılarak veya çalışan kalpte yapılabilir. Kalp ameliyat sırasında durdurulur kalbin yapması gereken vücuda kan popmpalama ve akciğerlerin gerçekleştirdiği kanın oksijenlenmesi işini bu makine yerine getirir. Hastalıklı koroner arterlere yeni damar baypasları yapılıp kalbe yeterince kan sağlandıktan sonra, önceden olduğu gibi pompalam işini, tekrar kalp yapmaya başlar. Bazı hastalarda da kalp akciğer makinesi kullanılmadan çalışan kalpte bypass ameliyatları yapılmaktadır.

Koroner baypas ameliyatı ne sağlar?

Koroner baypas ameliyatlarıyla kalp kasını beslemede yetersiz kalan kan miktarı arttırılır. Bunu sonucunda göğüs ağrıları ve hastanın diğer şikayetleri ortadan kalkar, hastalar daha az ilaç kullanmaya başlarlar ve kendilerini daha iyi hissederler. Böylece hastaların hayat kalitesi artmış olur. Koroner arter hastalığı ilerlemiş olan kişilerde baypas ameliyatları hastaların yaşamını uzatır.

Kalp Kapak Hastalıkları

Kalbimiz bir emme basma pompa gibi, sürekli çalışır. Vücuttaki kanı toplar ve tekrar pompalar. Kalbimizdeki kan akımı her zaman tek yöndedir. Bu kalbimizde bulunan kapaklar sayesinde olmaktadır. Dört tane olan bu kapaklar her kalp atımında düzenli olarak açılıp kapanmaktadırlar.Kanı geçirmeleri gerektiği zamanlar açılmaları, kanın geri kaçmasını önlemeleri gerektiği zaman kapanması gerekir. Kapaklardaki daralma veya yetersizlik onların görevlerini aksatır, kanın tek yönde sorunsuz akışını bozar. Kapaklardaki bozukluklar doğuştan olabildiği gibi sonradan geçirilen romatizmal ateş gibi hastalıklara veya yaşlılığa bağlı da olabilir. Rahatsızlığın şekli nasıl olursa olsun hastalık neye bağlı gelişirse gelişsin bu kalbin işini daha fazla arttırır, uzun sürmesi halinde kalbin yapğısında kalıcı bozukluklara neden olacaktır. Bu aşamada da hastanın ameliyattan istifadesi azalacaktır. İlaçlar hastaların şikayetlerini azaltıp, hastalığın etkilerini yavaşlatabilir. Ancak hastalığı tamamane ortadan kaldırmaz. Durum kötüye gidiyorsa veya kontrol etmek zorlaşıyorsa kateterlew müdahale ve cerrahi müdahale gerekebilir. Kateterle müdahalede balon anjiyoplastidekine benzer şekilde daralmış kapağa yerleştirilen balon şişirilerek kapağın merkezindeki açıklık artırılmaya çalışılır. Cerrahi müdahale ile kapaklar tamir edilir veya değiştirilir. Tamir daralmış kapakların yapışıklıkları giderilerek veya yetersiz kapanan kapaklar, güçlendirilerek yapılır. Tamir edilemeyen hastalıklı kalp kapakları değiştirilerek tedavi edilir. Kapak değiştirilirken hastalıklı kapak çıkarılır yerine mekanik veya biyolojik kapak takılır. Mekanik kapaklar uzun ömürlüdürler. Ancak pıhtılaşmaya sebeb olduklarından, hasta kalan hayatı boyunca pıhtılaşmaya önleyici ilaç kullanmak zorundadır. Bu ilacın dozu hastadan hastaya ve aynı hastada zamanla değişim gösterebilmektedir. İlacın dozunun ayarlanması hayati öneme sahiptir. Az kullanıldığ zaman kapakta pıhtılar meydana gelebilir, bu da kapak ve kalp fonksiyonlarını bozabilir, hatta felçlere neden olabilir. Fazla kullanıldığında ise kanamalara neden olabilir. Metal kapak taşıyan hastalar doktorlarının tavsiye ettiği aralıklarda kan tahlilleri yaptırarak, pıhtılaşma durumlarını kontrol ettirmek ve pıhtılaşmayı önleyici Coumadin ilacını kesinlikle doktorun söylediği şekilde kullanmak zorundadır. Biyolojik kapak taşıyanlar bu ilacı sürekli kullanmak zorunda değildirler. Buna karşılık bu kapaklar uzun ömürlü olmayıp hastanın yaşına ve kullanıldıkları yere göre, ortalama ömürleri 10-15 yıl arasında değişmektedir.Sizin için en uygun kapak doktorunuz tarafından size bildirilecek, sizin fikriniz alınacaktır.

Kapak hastası kadınlar doktorlarının onayı olmadan hamile kalmamalıdırlar.Kapak hastaları doktora veya diş hekimine gittiklerinde kapak hastası olduklarını mutlaka söylemeli ve kullandıkları ilaçları mutlaka hatırlatmalıdırlar. Coumadin kullanan hastalar cerrahi müdahale veya diş çekimi öncesinde bu ilacı kesmeli ve kanama riski azaldıktan sonra doktorun söylediği şekilde, tekrar başlamalıdır.

Yine kapak hastalarının, kapaklarının böyle müdahaleler sırasında mikrobik iltihablanmasını önlemek için özel antibiyotik koruması altında olmaları gerekir.

Bu tedaviler size doktorunuz tarafından bildirilecektir. Tedavinizin başarılı devamı ve sağlığınızın sürekliliği için bu önlemlere ömür boyu uymak zorundasınız.

Anevrizma Ameliyatları

Vücudun herhangi bir yerindeki atar damarların duvarları yırtılır veya zayıflarsa anevrizma denen balonlaşma meydana gelir. Başlangıçta küçük olan bu balonlaşmalar damar içindeki basıncın da etkisiyle zamanla büyüyebilir. Bu büyüme sırasında hayatı tehdit edici kanamalara yol açan damar delinmeleri olabileceği için bu durum ciddi kabul edilmelidir. Büyük anevrizmalarda bu risk daha fazladır. Bazen de anevrizma içinde oluşan pıhtı kopar ve kan akımı ile sürüklenerek ayak ve bacak damarlarını tıkayabilir. Anevrizmalarda tedavi anevrizmanın yerine, büyüklüğüne ve hastanın genel sağlık durumuna göre yapılır. Küçük anevrizmalar belli aralıklarla yapılan kontrollerle izlenir, tansiyonu yüksek hastaların tansiyonları, İlaçlarla normal sınırlarda tutulmaya çalışılır. Büyük veya hızla büyüyen dolayısıyla delinme riski taşıyan anevrizmalar genellikle cerrahi tedavi gerektirir. Cerrahi tedavi için iki seçenek vardır.

Birincisinde balonlaşmış damar kısmı ameliyatla çıkarılır yerine sentetik damar takılarak kan akımı düzeltilir.

İkincisinde ise herhangi bir kesi yapmadan katetere yerleştirilen özel sentetik damar balonlaşmış bölgeye yerleştirilerek zayıflamış damar duvarının basıncı düşürülmeye çalışılır. Hastanemizde her iki yöntemde uygulanmaktadır.

Periferik Arter Ameliyatı

Kalp damarlarında olduğu gibi bacakları besleyen atar damarlarda da ateroskleroz (damar sertliği) olabilir. Damardaki daralma nedeniyle kanlanması bozulan bacakta, özellikle yürürken merdiven çıkarken bazen de istirahatte ağrı, güçsüzlük ve ilerlemiş durumlarda ayakta iyileşmesi güç yaralar meydana gelebilir. Darlık yerini ve ciddiyetini göstermek için doktorunuz sizden Doppler(ses dalgalarıyla damar sisteminizin incelenmesi) veya periferik anjiyografi isteyebilir. Bu tür hastaların çoğu düzenli egzersiz (haftada 3-5 gün 30 dakikalık yürüyüş), sigarayı bırakma, zayıflama, kolesterol düşürücü diyet ve gerekiyorsa kolesterol düşürücü ilaç tedavisinden fayda sağlar.

Hastanın sigarayı bırakması ayağının gangren nedeniyle kesilmesini önlemede çok önemlidir. Yine ayakları yaralanmalardan korumak için yumuşak, rahat, kapalı ayakkabıların giyilmesi, ayaktaki çatlakların ve tırnak keserken yaralanmaların önlenmesi önemlidir. Şeker hastalarının kan şekerlerini kontrol altında tutmaları da iyileşmelerine katkıda bulunacaktır.Tüm bu önlemlere ve ilaç tedavilerine rağmen bazı hastalara periferik balon anjiyoplasti veya baypas ameliyatı yapmak gerekebilir. Ameliyatla sentetik damar veya bacaktan çıkarılan safen ven kullanılarak yapılan baypaslarla ayağa giden kan miktarı arttırılır.

Ameliyat öncesi ve sonrası yaşayacaklarınız

Kalp cerrahisi gibi büyük bir cerrahi müdahale geçirecek olmanızdan dolayı sinirli ve tedirgin olmanız gayet doğaldır. Hastalık ve ameliyat hakkında doğru ve tatminkar bilgilere sahip oldukça ve bu hastalığın size özel olmadığını gördükçe endişeleriniz azalacak, kendinizi daha rahat hissedeceksiniz. Hastanemizdeki tüm çalışanlar size bu döneminizde ve sonrasında yardımcı olmak, sizi doğru bilgilerle bilgilendirmek için gayret göstereceklerdir.

Doktorunuz ve halkla ilişkiler biriminden merak ettiğiniz konuları sorup öğrenebilirsiniz.

Sosyal güvenlik güvenceniz ve sevk işlemleri

Emekli sandığı ve Bağkur sigortalısı hastaların ameliyat için yatmalarında karneleri ile müracaat etmeleri yeterlidir. Vizeye tabi Bağkurlu hastaların vizeleri geçmemiş olmalıdır. SSK sigortalıları doktorlarından alacakları ve başhekim yardımcıları tarafında onaylanan resmi yazı ile SSK hastanelerinden sevk almaları mümkündür.Devlet memurlarının kurumlarından alacakları ve hastanemize sevki yapılmış muayene istek formlarıyla yatışları yapılabilmektedir. Yeşil kartlı hastalarında vizesi geçmemiş kartlarıyla sağlık ocaklarından hastanemize sevk yaptırmaları gereklidir. Özel sigortalar aracılığıyla sağlık sigortası olan hastalarımız sigorta şirketinin onayı ile yatışlarını yaptırabilmektedir. Sevk evrakı veya karnenize ilave olarak doktorunuzdan alacağınız yatış belgesiyle hasta kabule başvurmanız halinde yatış işlemleriniz yapılacaktır. Yatış için geldiğinizde daha önceden geçirdiğiniz ameliyat veya tetkik ve tedavilerle ilgili tüm raporları, filmleri, kullandığınız ilaçlar ve koroner anjiyografinizin kaydedildiği CD'yi veya filmi getirmeyi unutmayın. Kalp cerrahisinde kan ve kan ürünleri kullanılması sıklıkla gereklidir. Bunun için kan bağışında bulunmanız ve taze kan ihtiyacı için ameliyat günü kan verecek şahısların hastanede hazır bulunması gerekli olacaktır. Kan grubunuzu öğrenmek ve konu hakkında detaylı bilgi içini kan bankasına müracaat etmeniz gereklidir.

Diş Kontrolü

Kapak ameliyatları ve sentetik damar veya yama kullanılacak hastaların ameliyat öncesinde diş kontrolü yaptırmaları ve tedavi gerektiren hasta dişleri varsa doktorun tavsiyelerine göre bunu yaptırmaları gereklidir. Bu kullanılacak kapak veya sentetik yamanın, uzun süre sizin sağlığınızı sorunsuz devam ettirmesi için önemlidir.

İlaçlar

Bazı ilaçların ameliyat öncesinde kesilmesi gereklidir. Aspirin ile Plavix ve Ticlid gibi ilaçlar ameliyattan en az 1 hafta önce kesilmelidir. Yine pıhtılaşmayı önleyici Coumadin gibi ilaçlarda pıhtılaşma ölçümlerinize(protrombin zamanı) göre ameliyattan yaklaşık 4-7 gün önce kesilmelidir. Son altı ay içinde kullandığınız tüm ilaçlar hakkında doktorunuza bilgi veriniz, İlaç kesme ve değiştirmeleri doktorunuzun bilgisi dışında yapmayınız. Bayan hastalarının son adet tarihlerini doktorlarına bildirmeleri önemlidir.

Hastanedeki ilk gününüz

Ameliyattan bir gün öncce aç olarak gelen ve yatış işlemleri önceden yaptırmış hastalara kan, idrar tahlilleri, EKG, solunum fonksiyon testi ve röntgen filmi gibi tetkikler yapılır. Doktorlarınız sizi yatağınızda muayene edecek sizinle görüşecektir. Ameliyat öncesi anestezi değerlendirmenizde yatağınızda ilgili hkimlerce yapılacaktır. Ameliyat ve yoğun bakım konusunda doktorlarınız sizi bilgilendirecektir.Ameliyat öncesinde cildinizin zedelenmeden traş edilmesi gereklidir. Koroner ameliyatları için boyundan ayak ucuna kadar cinsel bölge ve kollar dahil traş edilirken, kapak ameliyatları için boyundan dizlere kadar traş edilmesi yeterlidir. Damar ameliyatları için göbekten ayak uçlarına kadar traş edilmelidir. Hastanemizde görevli berber traş konusunda erkek hastalarımıza hizmet vermektedir. Bayan hastalarda servis heöşirelerinden bilgi alabilirler.Traş sonrası cild temizliğiniz için yıkanmanız gerekecektir. Duş sonrası vücudunuza pudra veya losyon sürmeyiniz. Doktorunuz tarafından başka şekilde belirtilmediyse ameliyattan önceki akşam saat 24'ten itibaren kesinlikle birşey yemeyiniz, içmeyiniz.Bu saate kadar bol su içmeniz faydalı olacaktır. Barsak temizliği için ilaç verilmesi veya lavman yapılması gerekebilir. Gece rahat uyuyabilmeniz için sakinleştirici ilaç verilecektir.

Ameliyat Günü

Ameliyat saatiniz geldiğinde sizden varsa gözlükleriniz, takma dişleriniz ve diğer protezlerinizi, iç çamaşırlarınız ile ziynet eşyalarınızı çıkarmanız istenecektir. Lütfen bu şahsi eşyalarınızı yakınlarınıza teslim ediniz. Size giydirilecek özel gömlekle sedyeye alınıp ameliyathaneye götürüleceksiniz. Yakınlarınız kafeterya veya lobide bekleyerek hakkınızdaki bilgiyi halkla ilişkilerden veya doktorunuzdan alabilirler. Ameliyat zamanı önceden belirlenir ve zamanında gerçekleştirilir.Ancak ameliyat olması acil bir hasta çıkması nedeniyle geciktirme zorunluluğu doğarsa bu size iletilecek ve mümkün olan en kısa süre içinde yeni ameliyat zamanınız bildirilecektir. Açık kalp ameliyatları genellikle 3-6 saat sürmektedir.Sürenin uzunluğu yapılacak işleme bağlıdır ve ancak tahmin edilebilir. Hastanın ameliyathanede geçirdiği sürenin tamamı ameliyat süresi olmayıp öncesi ve sonrasındaki hazırlık sürelerini de içermektedir.

Ameliyat sonrası

Hasta ameliyat sonrası yoğun bakım ünitesine alınır. Anestezik ilaçların etkisi altındaki hastalar uyansalar bile başlangıçta ellerini, ayaklarını oynatamayabilirler. Bu kısa sürede düzelecektir. Etrafınızdaki birçok cihaz ve alarm sesleriyle kendinizi alışkın olmadığınız bir ortamda hissedebilirsiniz. Sakin olun ve görevlilerin uyarılarına uyun. Ameliyat öncesinde ilaçları vermek için damar yolları ve kateterler yerleştirilecektir. Yine uyandığınızda göğüs tüpleriniz olacaktır. Bunlar yoğun bakımdan çıkmadan önce çıkarılacaktır. Bu dönemde ağrı duymamanız için ilaçlar verilecektir. Ağrınız olursa hemşirenize bildiriniz. Yoğun bakımda durumunuza uygun şekilde beslenmeniz ve su içmeniz sağlanacaktır. Ameliyat öncesinde takılan sonda ile idrarınız toplanacak ve böbrek fonksiyonlarını takip etmek mümkün olacaktır. Sonda takılıyken idrarınız varmış gibi hissedebilirsiniz. Bu normaldir, birşey yapmanız gerekmez. Yoğun bakımda kalma süresi ortalama 1-3 gün arasındadır. Herkesin hastalığı, iyileşme süresi ve tedaviyie cevabı değişebilmektedir. Durumunuz hakkında yakınlarınız bilgilendirilecektir. Sürekli faaliyet içinde olan, ışıkların yandığı ortamda zaman kavramını kaybetmeniz, ortama uyum sağlamanız zordur. Özellikle geceleri zihin bulanıklığı ve sıkıntı hissedebilirsiniz. Bu durum geçicidir özellikle de odanıza çıktıktan sonra hızla düzelecektir. Odanızda dinlendikçe normal uyku alışkanlığınıza tekrar döndükçe halsizliğiniz kaybolacak, kendinizi daha iyi hissedeceksiniz.

Odanızdasınız

İlk hareketleriniz yatak içerisinde ayaklarınızı toplayıp uzatma şeklinde olacaktır. Artık sondanız olmadığı için tuvalete gitmaniz gerekecektir. Göğüs kemiğinize yük vermemeye ve göğsünüzü germemeye çalışmanız çok önemlidir. Çünkü göğüs kemiğinizi çelik teller tutmakta olup, iyileşinceye kadar korumanız gerekecektir. Bunun için özellikle ilk günler yan yatmayınız, yatıp kalkışlarınızda yanınızdakilerden yardım isteyiniz.Yataktan kalkarken iki kolunuza da eşit yük vererek doğrulup yatakta dik oturun, yavaş hareketlerle bacaklarınızı yataktan sarkıtın, birkaç dakika böylece dinlendikten sonra yataktan yavaşça kalkın. Ani kalktığınızda başınız dönebilir, dengenizi kaybedebilirsiniz. Yakın koltuk ve sandalyeye geçip birkaç dakika dinlendikten sonra ayağa kalkıp yürümeye çalışın. Ani kalkışlarda tansiyonunuzda ani düşmeler olabilir. Bunu önlemek için lütfen yavaş kalkın. Başlangıçta kısa olan yürüyüş mesafelerinizi kendinizi iyi hissettikçe giderek arttıracaksınız ve hareketlendikçe iyi hissedeceksiniz. Kısa mesafe yürüyüşlerden sonra bile yorgunluk duyabilirsiniz. Bunlar zamanla düzelecektir. Yürüyüş aralarında istirahat ediniz. Yürürken dik durunuz, ağrıyı azaltmak için öne eğilmeyin bu dengenizi sağlamanızı zorlaştıracaktır.Ağrınız varsa hemşirenize bildirin. İlk günlerden sonra yastık destekli hafif yan yatabilirsiniz. Ancak pozisyonunuzu sık sık değiştirin ve bu değişikler sırasında yatak çarşafınız ve pijamalarınız toplanıp vücudun aynı noktasına bası yapmamasına özen gösterin.(özellikle kilolu, yaşlı ve şeker hastalarında yatak yaralarını önlemek için) Sırt kısmı dayanıklı koltuklara oturunuz, ayaklarınızı sarkıtarak oturun. Ayaklarınızda şişlik oluyorsa, ayaklarınızı koltuk yüksekliğine kaldıracak şekilde, altına destek koyarak uzatınız.Kalbinize kan dönüşüne yardımcı olması ve bacaklarınızda şişlik oluşmasını önlemek için varis çorabı kullanmanız gerekebilir. Doktorunuz size uygun çorabı size reçete edecektir. Çorapların aşağı doğru kayarak toplanmasına izin vermeyin. Bu bacağınızdaki toplar damarların kan dolaşımına engel olabilir. Gece yatarken çıkardığınız çorabınızı sabah yataktan kalkmadan tekrar giyiniz ve çorap varken kaymamak için mutlaka terlikle yürüyünüz. Varis çorabınızı ameliyattan sonra 6/8 saat hafta kullanmanız gerekebilir. Ameliyat sonrasında derin nefes alma egzersizleri yapmak, öksürüp balgam çıkarmaya çalışmak çabuk iyileşmeniz için önemlidir. Öksürmenizin ameliyat yerine bir zararı yoktur. Bu sayede ameliyat nedeniyle akciğerlerinizde biriken salgıları atmış olacaksınız., hava yollarınız temizlenecek, akciğerdeki hava kesecikleri açılacak bu da muhtemel akciğer enfeksiyonlarını önleyecektir. Bol su içmeniz veya sıvı almanız kolay balgam çıkarmanıza ve böbrek fonksiyonlarınızın iyileşmesine yardımcı olacaktır. Ağrı ve rahatsızlık duydukları için öksürmekte zorlanan hastaların göğüslerine küçük bir yastıkla destek yaparak öksürmeye çalışmaları sağlanabilir. Bu konuda solunum fizyoterapistleri de size yardımcı olacaklardır. Ameliyat sonrası her hastada terleme ve ateş olabilir. Ağrı kesici, ateş düşürücü ilaçlarla bu sıkıntılar kontrol altına lınabilir ve 3-4 gün içinde tamamen geçebilir. İlk günlerde yumuşak bir bez veya süngerle vücudunuzu silebilirsiniz. Ameliyat yeriniz kuruyup kabuk bağladıktan sonra hasta yanında biri olmak şartıyla sabun veya vücut şampuanları ile ılık suda duş şeklinde banyo yapabilir. Şeker hastaları hariç hastaların hızla iyileşmeleri için ilk 1 ayda yiyeceklerinde herhangi bir kısıtlama yoktur. Ancak tansiyonu yüksek olan veya doktoru tarafından önerilen hastaların az tuzlu yemeleri gereklidir. Küçük porsiyonlarda, sık aralıklarla ve dengeli beslenmeye özen göstermek iyileşmenizi hızlandıracaktır. Ameliyat sonrası dönemde uykusuzluk, can sıkıntısı, uykudan yüksekten düşüyormuş gibi aniden sıçrayarak uyanma, sinirlilik, tahammülsüzlük, kolay duygulanma, konsantrasyon bozukluğu, olayları dışardan izleme ve algılamada zorlanma gibi şikayetleriniz olabilir. Bunlar anestezik ilaçlara ve yaşadığınız strese bağlıdır. Çoğunlukla 4-6 hafta içinde kendiliğinden geçer.Gerekirse doktorunuz bazı ilaçlarla size yardımcı olacaktır.Odanızda ziyaret saatlerinde ziyaretçi kabul edebilirsiniz. Ancak ziyaretçilerin kalabalık olmamasına dikkat edin ve ziyaretin kısa sürede bitmesini sağlayın. Hastanede kalma süreniz hastalığın seyri ve iyileşme durumuna göre 4-10 gün arasında değişmektedir.

Çıkmadan önce geçici kalp pili telleri alınacak, ilaçlarınız reçete edilecek, evdeki yaşantınız konusunda bilgilendirileceksiniz.Ayrıca kontrole geleceğiniz tarih bildirilecek ve kontrol sırasında yaptıracağınız tetkikler için istek formları doldurulacaktır. Çıkmadan önce ameliyat raporunuzu da içeren hasta çıkış raporunuzu(epikriz) almayı unutmayınız.

Evdesiniz

Hastanede geçirdiğiniz ameliyat sonrası dönemden sonra artık evinizin alıştığınız ortamında iyileşme dönemini geçireceksiniz. Bazı hastalar güvensizlik hissi ile hastanede daha uzun süre kalmak isterler. Oysa ki doktorunuz iyileşme sürecini evinizde güvenle gördüğü için sizi taburcu ediyor. Şehir dışından gelen hastaların ilk kontrollerini yaptırıncaya kadar İstanbul'da kalmaları ve kontrollerinden sonra evlerine dönmeleri gereklidir. Otomobil, otobüs veya uçakla yolculuk etmenizde sakınca yoktur. Otomobili siz kullanamazsınız. Evinde asansör olmayıp yüksek katlarda oturan hastalar, katlar arasında dinlenerek kendilerini fazla yormadan evlerine çıkmalıdır. Açık kalp ameliyatı geçiren hastaların normal fizik güçlerini kazanmaları 6-8 hafta almaktadır. Sağlıklı bir erişkin bile 1 hafta yattığında kas kitlesinin % 15'ini kaybetmektedir. Hastanede geçirdiğiniz hareketsiz sürede bu hemen tüm hastalarda olmaktadır.Ameliyattan sonra normale göre kan sayımınız daha düşük olacak ve vücudunuz yara iyileşmesi içinde enerji kullandığı için kendinizi yorgun ve halsiz hissedeceksiniz.

İlk haftalar yorucu ve uzun süren işlerden kaçının. Dört kilodan fazla yük taşımayın. Gücünüzü tekrar kazanmak için yapacağınız en doğru aktivite, önceleri evinizde bile yapabileceğiniz kısa yürüyüşlerin süresini ve mesafesini zamanla arttırmaktır.Yürüyüş sırasındaki nabız sayınız istirahattakine göre artacaktır. Bu artış dakikada 20 atımdan fazla olmayacak şekilde aktivitelerinizi ayarlayınız. Hastaneden taburcu olduğunuzda ortalama 200 metre yürümekteydiniz. Evde de ilk 15 gün için yürüme mesafesini hergün 10 metre arttırınız. 15 gün sonra şartlar uygunsa sokakta düz yolda yürüyüşe başlayabilirsiniz. Yürüyüş mesafeniz 4. hafta sonunda 1,5 km (30 dk), 6. hafta sonunda 2 km (45 dk), 8. hafta sonunda da 3 km(60 dk) olmalı. Yürüyüş temponuz ne çok yavaş ne de çok hızlı olmalı. Asla koşmayınız, aşırı soğuktan ve sıcaktan kaçının. Rüzgara karşı yürümeyiniz. Yürüyüş sonrası mutlaka 2-3 saat dinlenin. Fazla yüklenmeden düzenli yürüyüşlere devam edilmeli, yürüyüşle istirahatarasında denge korunmalıdır. Evinizde ilk 10 günü sakin, dinlenerek geçirin. Ziyaretçi kabul etmeyin. Televizyon seyredip, kitap okuyabilir, yakınlarınızla sohbet edebilirsiniz. Ancak yorulduğunuzda mutlaka dinlenin.

Yemeklerden sonra 2-3 saat boyunca dinlenin, hrhangi bir aktivite yapmayın. Ayaklarınızı kalp hizasını aşmayacak şekilde yüksekte tutarak oturun, bacak bacak üstüne atmayın, bağdaş kurmayın. Varis çoraplarını giymeyi unutmayın.

İyileşmenizin hızlı olması için bu dönemde ağır yiyeceklerden kaçınma dışında diyet yapmayın (Şeker hastaları hariç), az ve sık aralıklarla yemek yiyiniz.

Evinizde banyo yaptıktan sonra ameliyat bölgesini temiz ve kuru tutunuz. Sabun ve suyu hafif bir şekilde uygulayın, kabuklar düşüp cilt iyileşine kadar ameliyat yarası yıkanırken ovulmamalıdır.Herhangi bir ilaç veya krem sürmeyin. Ameliyat yerinde karıncalanma, sertlik ve uyuşukluk olabilir. Bunlar zamanla düzelecektir. Ameliyat yerinde açılma, kızarıklık, sıcaklık, şişme veya akıntı olursa doktorunuza haber verin.

Yine bu dönemde, ateş, nefes darlığı, çarpıntı, hızlı ve düzensiz nabız, ayaklarda şişme, fazla kilo artışı, ani görme, konuşma bozuklukları, kolarda ve ayaklarda güç kaybı, baş dönmesi veya sersemlik, bayılma, idrarınızda kırmızılık, diş fırçalarken diş etlerinizden kanama olmasıgibi bir durumla karşılaşırsanız randevunuzu beklemeden doktorunuzla görüşünüz.

Evinizde ateşiniz ve tansiyonunuzu hergün ölçtürünüz. Şeker hastaları kan şekerlerini de ölçmelidirler.

Sigaranın akciğer ve diğer birçok organa olduğu gibi kalp ve damar sistemine de kötü etkileri olduğu kesindir. Ameliyat sonrası dönemde kesinlikle sigara içmeyin, bırakmak için yardım alın, bırakma metotları hakkında bilgilenin.

Alkol alışkanlığı olan hastaların ameliyat sonrasında alkolü bırakmaları en doğru davranıştır.

İlk 4-6 hafta süreyle cinsel ilişkinin kısıtlı olmasına özen gösterin. Eşinizle duygu ve düşünceleriniz açıkça konuşun. Gerilim ve kullandığınız bazı ilaçlar cinsel performansınızı etkileyebilir.Eğer iki kat merdiveni yorulmadan ve nefes darlığı olmadan çıkabiliyorsanız, doktorunuz da kısıtlamamışsa cinsel ilişkiye başlayabilirsiniz. Kendinizi daha iyi hissetmek için sabah kalkın, traş olun, kıyafetlerinizi giyin.

Günlük işlerinizi programlayın.Program rahat ve zorlanmadan uygulayacağınız şekilde olsun, kimseyle yarışmıyorsunuz. Kısa süreli sık sık dinlenin.Dinlenmek için uyumak şart değildir. Müzik dinleyi, gevşeyin, sevdiklerinizle hoşlandığınız konularda sohbet edin. Alışverişe, arkadaşlarınızı ziyarete gidin. Bol su içiniz.

Hanımlar, 6-8 hafta dolmadan ev işleri veya çocuk bakımı gibi konularda tam sorumluluk almamalı. hafif tempolu işlerde çalışanlar 6. haftadan sonra 4 saati geçmemek üzere çalışabilirler. Ağır işlerde çalışanlar ilerine dönmek için 3 ay geçmesini beklemelidirler. İşe başladığınızda zorlanırsanız yardım alınız.

Yaşamdan kopmayın. 6-8 hafta sonra aracınızı güvenle idare edeceğinize inanıyorsanız araba kullanmaya başlayabilirsiniz.

Taburcu olurken reçetelenen ilaçlarınızı düzenli, zamanında alınız. Eski ilaçlarınızla bunları karıştırmayın. İlaçları doktorunuz kesmeden bırakmayın, değiştirmeyin. Bitmeden yenilerini temin edin. İlaçlardan birini almayı unuttuysanız bir sonrakinde ikisini beraber almayınız.Anormal durumları doktorunuza bildiriniz.

Taburcu olurken size verilen randevuya istenen tetkikleri yaptırarak geliniz. Doktorunuza gelirken epikriz belgenizi, ilaç reçetenizi ve önceden yaptırdığınız tetkikleri sakladığınız dosyaları da getiriniz. Doktora gelirken çıkarılması kolay kıyafetler giyin.Sağlığınızla ilgili dökümanları saklayın.

İlk kontrolünüzden sonra kardiyolog doktorunuz tarafınızdan kontrolleriniz yapılacak, diyet programlarınız düzenlenecek ve sağlığınızı uzun süre koruyacak önlemler konusunda size yardımcı olacaktır.

Hastanemiz size 24 saat hizmet verecek şekilde yapılandırılmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder